25 Ocak 2014 Cumartesi

O, Cumhuriyet'in 3.yıldönümünde tribünlerden inip, çevresindeki asker çemberini kaldırtıp, yaverini de uzaklaştırıp halkla birlikte, ellerini iki vatandaşının omuzlarına dayamış yürürken duyduğu mutluluğu tatmak isteyecekti hep. Halk nasıl da kendiliğinden onu incitmemek için arada bir boşluk bırakmıştı o gün. Epeyi yürümüşlerdi öylece.

"-Artık otomobile binseniz..." demişti birileri.

Onlara dönüp demişti ki:

"-Sen belki ömründe sevmişsindir. Fakat hiç sevildin mi? Bundaki zevk hiçbir şeyde yok. Hele âşıkın Türk milleti olursa!..."

Ve eklemişti:

"-Beni bu zevkten biraz daha ayırmayın..."

Bu yalnız adam, yalnızlığını halkı ile birlikteyken unutuyor, mutlu oluyordu.

Aradan yıl geçecek... Cumhuriyet'in 12. yıldönümü için dövizler hazırlanmış: "Atatürk bizim en büyüğümüzdür", "Atatürk bu milletin en yükseğidir", "Türk milleti asırlardan beri bağrından bir Mustafa Kemal çıkardı"... böyle sürüp gidiyor. Atatürk, bunları tek tek gözden geçirmekte ama, hiçbirini beğenmeyerek hepsinin üstünü çizmekte... Kalemi eline alarak asılacak dövizi kendi yazacak:

"Atatürk bizden biridir."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder